Onlar bir gün çekip gittiklerinde,
peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur:
Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler,
özenle saklanmış küçülmüş giysiler,dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkrtılar susar,
yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadin gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
sık sık boynunu büker "sarıkız".
teki kalmiş eski bardağın anlamını bilen olmaz,
değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artik sessizdir, koridor kimsesiz.*
Bir kadın gittiğinde...
Bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında;
bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider...Bir dost...Bir arkadaş...Bir sevgili...
Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde.
(.....)
Hep böyle olur; bir kadin gittiginde;
övgüler, uyarılar, yakınmalar, dualar yetim kalır.
Kapı eşiğindeki "Dikkat et..." duyulmaz,
annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
Kadınlar, arkalarinda büyük boşluklar bırakarak giderler.
Bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslinda.
Ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim"bırakmıştır arkasında.
.
Bekir COŞKUN
.
.
2 yorum:
paylaşımınız için emeğinize sağlık.Bekir Coşkun'u çok severim.Hayata,insanlara,doğaya,hayvanlara yaradanın yarattığı herşeye olan sevgisi beni etkiler pekçoğumuz gibi.böyle insanlar umarım dünyayı doldurur.sevgilerimle.
ayıp mayıp aldım :))nasılsın arkadaşım ?kocaman sevgilerimi bıraktım sana kısma çaldım diye emii yakında yayınlayacağım bende ...bana neee:)ferda kova 927
Yorum Gönder