Hani söylemek istersin, diyemezsin
Susmak en kolay gelir insana
Ve gözlerinde bıraktığı iki damlayla
paylaşırsın hüznünü
O bilmez, bilemez
.
Gece yoldaşın olur suskunluğuna
Hapsolmuşluğun ellerinin sıcaklığında kalır
Nefesin soluğundadır sevdanın
Ama korkak tebessümler
Kaçırdığın gözlerini yakalar
Bir el götürüp kızıllığına
Yüzündeki her çizgide o'nu ararsın
.
Tenin mahpus, tenin titrek
Başka bir bedende hayat bulursun
Ve yüreğin çarpmayı unutur
Adını her andığında
O' nu anımsarsın soğuk şehrin gizeminde
.
Yağmurlar yağar üzerine
Ama o'nunla ıslanmak istersin
Kimsesiz yatağının ayak ucunda
oturup saatlerce
Gelmesini beklersin tüm hasretinle
dolanırsın sabaha dek
.
Ezberlemek istersin tenini her karesini
ve yokluğunun her saniyesine
isyan eder ellerin.
Sebebi yoktur düşüncelerin
Birbiri ardına gelir cümleler, kanattığın dudaklarından
.
O yok, belkide hep vardı
Yaralıydı belkide, geç ulaştı
Belki yüreğin çocuktu
O erken olgunlaşmıştı ve ağırdı yaraları
Nefesin nefesine karışmıştı belki
Bir gece yanına sokulup seni titreten oydu ihtimal...
.
Denizin buğusu gibiydi sana gelişi
usul, usul
Ve rüyasına daldığın hep o...
Kim olduğunu sorgulamadan buz kesen ellerinde
hissettiğin...
.
Damarlarından akıttığın belkide hep o'ydu
Senin farkına geç vardığın
O' nun sana geç kaldığı
.
....
.
Alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder